25 Nisan 2013 Perşembe

Nerelerdeydikkkk...

Uzun bir aradan sonra yine buradayız.. 4 koca ay geçti de biz bi sürü şey sığdırdık kızımla bu süreye.

Şimdi efendim, bendenizleri ocak ayı sonu çalışmaya başladım. Ahhh başladımda iyi mi oldu kötü mü oldu bilemiyorum tabi. Öncelikle Hande'ye kreş bulma krizi yaşandı. Çalıştığım yer anneannemizin evine çok yakın olduğu için buraya yakın bir kreş seçelim dedik. Hande hasta felan olursa ilgilenecek ve kreşten alacak kişi anneannemiz olacaktı. 1. hafta hergün Hande ile kreşe gidildi. Tabii deneyimli ve bu süreci yaşamış anneler bilirler ki ağlamalar, sızlamalar, ' anne beni bıyakma' demeler vs. bunları bi atlatalım derken 2. haftanın başında Hande hasta oldu. 3 gün gidemedi okuluna. Derken kreş bizim eve uzak ve ulaşım sorunu olduğu için güya kreşin servisiyle gidelim derken, kötü haber tez geldi. Kreşin sahibi araçlarını satmak zorunda kalmışşş. Kısa bir şokun ardından e bizde Hande'ye eziyet olmasın diye verdiğimiz en doğru kararla evimizin dibindeki Burakanaokuluna yeni bir başlangıç yaptık.
Burası daha ılımlı ve sakin bir başlangıç oldu bizim için. Sanıyorum Özlem öğretmenimizin deneyimli olması bunun en büyük etkisiydi. Çalışmaya başlamama 3 gün kala yeni kreş mecaramız başladı. İlk gün 2 saat, ikinci gün yarım gün gidildi. 3.günümüz yani cuma tam gün gidilerek Hande yeni haftaya bensiz hızlı bir giriş yaptı :))
Bendeniz 2,5 senelik bir aradan sonra Handenin tüm sorunlarını (cızıldamalar, ağlamalar,yemek problemleri, oyun derdi uyku derdi gibi) kreşine bırakarak mutlu mesut başladım çalışmaya. İlk günüm iş görüşmemde akşam çıkış saatinin 18:00 olarak söylenmiş olması, ama 18:30 da mesai sonu olduğunu öğrenmemin küçük bir aldatmacasıyla geçti. Neyse dedik yarım saat bişey değil Hande'yi ben değil babası alırdı nasıl olsa. Sonra ki günlerim gayet sakin geçmeye başladı. İlk hafta işi yavaş yavaş öğrenmeye başlıyordum. 8 sene çalıştığım iş yerinden Bütçe ve Raporlama Uzmanı olarak ayrılan ben, Pazarlama Analisti olarak yeni bir iş kolu seçmiştim kendime. Derken bu sakinlik fazla uzun sürmeye başladı. Haaa aslında sadece iş yeri sakindi :)) Akşam eve döndüğümde Hande sanki ZİP' lenmiş gibi kendini akşama saklıyordu. Masada ağlamalar, yemeklerin havalarda uçması, günün bütün yorgunluğunu ve onu kreşe bırakmalarımın bütün öcünü akşam eve gelince kat be kat çıkartıyordu benden. Günler böyle geçerken iş yerinde tüm üst düzey yöneticilerin ve benimde katıldığım bir toplantı oldu. Aslında şirketin Holding kısmı Konya'daydı. Burası Satış ve Pazarlama departmanının olduğu ofisti. Bizim bağlı bulunduğumuz müdür yardımcısı Konya da ikamet ediyordu. Şirkette ben işe başlamadan önce baya bi sirkülasyon olmuş yeni bir yapılanmaya gidiliyordu. Derken toplantıdan 2 sonra İK müdüründen telefon geldi. '' Bilge Hanım kusura bakmayın. Malum şirkette yapılanma çalışmaları var ve Holdingin kararı Pazarlama departmanını Konya ya taşımaya karar verdi. Cuma günü tüm işlemlerinizi sonlandırabilirsiniz. Biraz ani bir karar oldu ama işte yapabileceğimiz bir yok' diyerek telefonu kapadı. Güler misin ağlar mısın bu işe...
1 aylık süreç gözümün önünden film şeridi gibi geçti. İş yerinin bana işe başlamam için sabırsız davranmasına mı yanıyım, söz verdikleri vaatlere mi, yoksa Hande'nin 1 ay sürecindeki kreş çilesinemi? ya da akşamları yaşadığım yol çilesinin ardından eve gelip Handenin işkencelerine mi?
En iyisi Handenin 1 ay boyunca kreşe alışmaya başlayıp, sevmesinin ardından, artık maddi nedenlerden dolayı zorla gönderildiği ama şimdi çok sevdiği okuluna gidemeyeceğini duyduğundaki hayal kırıklığına üzüleyim dedimmm. :)))) Neyse yeni işimde 1 ay çalışmış olarak, Hande'nin kreşte benimde iş yerinde kafamızı dinlediğimiz güzel kısacık bir 1 aylık süreden sonra evim evim güzel evime geri döndüm... Bu arada hızlıca yeni iş aramalarıma başladım. Eşimle verdiğimiz kararla Hande'yi 3-4 ay daha tam gün okula göndermeye karar verdik. Tabii bu sürecin en büyük etkisi eğer iş bulursam Hande aynı adaptasyon sürecinde zorlanmasın diyeydi. Maddi olarak kemerleri sıkmaya karar verdik de 2 ay oldu henüz iş bulamadım :( İş aramak çok zorlu bir süreç. Bu süreci daha önce eşim yaşamıştı ama ben çalıştığım için onu psikolojik olarak anlamam şimdilerde başladı.
Hande şu anda okuluna, arkadaşlarına, öğretmenine acayip alıştı. Bazen artık okula gitmiycen diye takıldığımızda bağırarak Hayıyyyy gidicemmm işte diyor. Sabahları heyecanla kalkıyor, yemek yemesi düzene girdi. Benim 2,5 yıllık yemek yedirememe sorunum kreşle son buldu. Uykumuz düzenli. Hiç öğle uykusu nedir bilmeyen kızım okulun ilk gününden itibaren düzenli öğle uykusuna yatıyor. Ve tabi dil gelişimi, sosyalleşmesi de cabası.... 23 Nisan da ilk gösterisini bile yaptı bebeğim....
Gözler sulu sulu izledim tabi ben..

23 NİSAN KUTLU OLSUNNNN


 
Okulumuzdan;


Anneciğine ilk mektubunu süslüyor :))



Patates baskısııı



Kağıtları yırtıyoruzzz


Ve biberonu bıraktık bardakta içiyoruz sütümüzü :)


Yımırtalı ekmek :)))


Her ay 1 tiyatro seyrediyoruz


pembe meleğimmm


İşte böyle.... Zorlu, meşakketli bir süreç geçirdik. İnşallah herşey yoluna girer demekten başka yapacak birşeyimiz yok bu sıralar evde :) Dua edin benim için de bi an önce iş bulayım..
Meğer ne özlemişim çalışmayı. Sabahları azcık daha uyusam demelerimi unutmuşum, yada akşam olsa da eve gitsemleri. Pazartesi sendromlarını bileee. Tecrübeyle sabittir :)))


Güzel bir  güne uyanmanız dileğiyle;
Görüşürüzzzzzzzzzz